Türkiye'de Yenilenebilir Enerji

Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Kullanımının Türkiye Üzerindeki Dağılımı

Ülkemiz dünya üzerindeki coğrafi yeri itibariyle stratejik ve jeopolitik bir öneme sahiptir. Son yüzyıla bakıldığında dünya üzerinde değişen enerji politikaları nedeniyle Türkiye’nin giderek öneminin arttığı müşahede edilmektedir. 

Türkiye; Asya, Ortadoğu, Avrupa, Rusya, Balkan Ülkeleri, NATO ülkeleri, Hazar Bölgesi, Kafkaslar vb. zengin ve önemli konumda yer alarak dünya üzerinde hem askeri, siyasi hem de ekonomik anlamda önemli bir yerin ortasında bulunmaktadır. 

Türkiye’de doğalgaz, petrol, linyit, kömür, nafta, asfaltit, motorin gibi fosil kaynak rezervleri ile biokütle, jeotermal, güneş, hidrojen, rüzgâr, hidrolik enerji, gibi alternatif enerji kaynakları bulunmaktadır. Bu enerji kaynakların çoğunlukta enerji üretiminde kullanılmaya başlanması, konvansiyonel yakıtların giderek tükenmeye başlanması ve bu fosil kaynakların doğaya vermiş oldukları zarardan ötürü alternatif enerji kaynaklarındaki çalışmalar hız kazanmıştır. Bu da ülkemizi farklı kaynaklar bulmaya itmektedir. 

Enerji üretimin önemli bir faktör olmasıyla beraber tüketimi de diğer ülkeler arasındaki teknolojik gelişmişlik ve kalkınma refah seviyesi bakımından doğru orantılı olması, ülkemizi alternatif (yenilenebilir) enerji arayışlarına sokmaktadır.


Türkiye’de Güneş Enerjisinin Tarihsel Gelişimi

Güneş enerjisine yönelik buluşlar ve kullanımlar Türkiye’de de önem kazanmıştır. Bağımsız bir enerji kaynağı olması nedeniyle, ülkelerin bu enerjiden faydalanmasının artması, kendi menfaatleri için önem arz etmektedir. Türkiye’de güneş enerjisine yönelik ilk ulusal kongre 1975 yılında gerçekleşmiştir. Bunun öncesinde bu enerjinin alternatif bir enerji kaynağı olarak kabul edilmesi ise 1960 yılında olmuştur.

Türkiye’de güneş enerjisi sektörü hızlı bir şekilde gelişim göstermiştir ve 1975 yılında Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nin yapmış olduğu ilk pasif güneş enerjisi uygulaması ile gündeme gelmiştir. Bunun dışında İTÜ, Ege üniversitesi, yıldız Teknik Üniversitesi gibi eğitim kurumlarında bu enerji kaynağına yönelik çalışmalar yoğun bir şekilde devam etmektedir. Ege Üniversitesi’nde 1978 yılında Güneş Enerjisi Enstitüsü kurulmuştur. 1977 – 1985 yılları arasında ise ısı ihtiyacının giderilmesi konusundaki projeler yürütülmüştür.

Elektrik İşleri Etüt İdaresi Genel Müdürlüğü (EİE), Enerji Kaynakları Etüt Dairesi Başkanlığı, Güneş Enerjisi Şubesi, 1982 yılından bu yana güneş enerjisi konusunda araştırma, geliştirme, bilgilendirme ve demonstrasyon çalışmaları 2 Kasım 2011 tarihinden itibaren yeni kurulan Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğü (YEGM) tarafından yürütmektedir. Çalışmaları arasında; teknoloji takibi, değerlendirilmesi, kaynak ve potansiyel belirlenmesi, kullanım alanlarının araştırılması ve araştırma-geliştirme ve demonstrasyon projeleri gerçekleştirilmesi yer almaktadır.

Kule tipi güneş enerjisi santralinin Türkiye'de ilk örneği Mersin'de kurulmuştur. 100 dönümlük arazinin 30 dönümü aynalarla kaplanmıştır. 510 adet ayna 50 metre yüksekliğindeki kuleye güneş ışınlarını yansıtmaktadır. Burada ısınan sudan elde edilen buhar türbinleri çevirerek elektrik enerjisine dönüştürmektedir. Günün saatine göre güneşin konumunu hesaplanıp, yansıtıcı aynalar o yöne çevrilmektedir.


Türkiye’nin Güneş Enerjisi Potansiyeli

Türkiye’de güneş enerjisi; öncelikle yüksek potansiyeli, kullanım kolaylığı, yenilenebilir ve çevre dostu özelikleri ile diğer yenilenebilir enerji kaynaklarına göre daha hızlı olarak yaygınlaşabilecek niteliktedir. Ancak bu konuda bazı zorlukların aşılması gerekmektedir; bunlar, güneş enerjisinin diğer enerji kaynaklarına göre kurulum maliyetlerinin yüksek olması, veriminin ve kapasite faktörünün kısmen düşük olması gibi bazı teknolojik ve ekonomik zorluklardır. Bu sorunların çözümü ile birlikte, güneş enerjisi üretimi yakın gelecekte çok daha cazip hale gelecektir. 

Türkiye, güneş enerjisi konusunda oldukça şanslı bir coğrafik konumda olmasına rağmen, sahip olduğu potansiyeli bugün için yeterince kullanamamaktadır. Bu da ülkemiz için önemle ele alınması gereken bir konudur.

Türkiye’de hidrolik, rüzgâr, jeotermal, güneş, biokütle ve diğer yenilenebilir enerji kaynakları başta olmak üzere, tüm enerji kaynaklarının tespiti ve değerlendirilmesinde Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğü (YEGM) görevlidir. Bu kurum, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı (ETKB) bünyesinde yer alır. Atmosfere gelen güneş radyasyonunun yaklaşık %17,5'i atmosferi ısıtmak için kullanılırken yaklaşık %35'i bulutlardan ve yerden yansıyarak tekrar uzaya dönmektedir. Geriye kalan %47,5 değerindeki miktar ise yeryüzüne düşmektedir ve ısıya dönüşmektedir.

Türkiye coğrafi olarak Kuzey Yarım Küre’de yer alır ve 36- 42° kuzey enlemleri ile 26- 45° doğu boylamları arasında bulunur. Ülkemizin bu mükemmel coğrafi konumu sayesinde sahip olduğu güneş enerjisi potansiyeli, Türkiye’nin birçok ülkeye göre çok daha avantajlı konumda olmasını sağlar. Türkiye, güneş kuşağı içinde yer almasına rağmen, güneş enerjisi elde edilmesi ve kullanımı öngörülenden çok daha azdır.


˂ Dünyada Yenilenebilir Enerji      Dünyadaki Güneş Enerjisi Santralleri ˃